8 Kasım 2013 Cuma

Taklit Etme Yaratıcı Ol


Bir süredir televizyonda bir gazetenin reklam filmi dönüyor. Filmin aynısı 1952 yılında yapılmış ve hatta ödül almış. Filmden esinlenilmemiş birebir aynısı yapılmış, taklit edilmiş. Reklam filminin 1952 yılı versiyonunun Linkini aşağıda verdim seyredebilirsiniz.
Biz de günlük hayatımızda annemizi, babamızı veya etkilendiğimizi birini taklit ederiz. Beyin hareketleri kayıt eder ve biz zaman içinde yeri geldiğinde kullanmaya başlarız. Mesela ben hiç mutfağa girip iş yapmış biri değilken üniversite için şehir dışına gidip ev tuttuğumda mutfakta aynı annemden gördüğüm şeyleri uyguladığımı fark etmiştim. Çoğu kadın yaşım ilerledikçe tipimde huyumda anneme benzedi der.


Çevremizdekilerin iyi özelliklerini alıp uygulamakta bir mahsur yok tabi. Ama onları da olumsuz etkilemiş huyları, davranışları, düşünce kalıplarını aynen uygulamak, alışkanlıkları devam ettirmek, taklit etmek ne kadar doğrudur?

Bu durumda kişiliğimizde gelişme sağlamak mümkün değildir. Kendi varlığımızın sahip olduğu yetenekleri ortaya çıkarıp kullanarak, kendi düşünce biçimimize uygun harekete ederek büyüme ve gelişme kaydedebiliriz. Aksi taktirde kendini tekrardan başka bir şey olmaz bu. İşte bu yüzdendir ki kuşaklar arası devam eden şeker, tansiyon, kalp ve hatta kanser vakaları vardır. Alışkanlıklar ve düşünce biçimi devam ettiğinde hastalıklarda devam eder. Örneğin mamografi çektirilirken sorulan ilk soru anne, anane, teyze ve kız kardeşte meme kanseri var mı sorusudur. Çünkü alışkanlıklar devam ettirilince hastalıklar da devam eder. Değişim yok, iyileşme yok… 

Gelişmek, hayatta ilerlemek ve daha kaliteli bir yaşam sürmek için taklit etmeyi bırakıp, hayatınızda kendi tecrübelerinizi, yeteneklerinizi, yaratıcılığınızı kullanmaya ve kendi bakış açınıza göre düşünmeye başlayın derim...



http://www.youtube.com/watch?v=P-o9dYwro_Q&feature=youtube_gdata_player&desktop_uri=%2Fwatch%3Fv%3DP-o9dYwro_Q%26feature%3Dyoutube_gdata_player&app=desktop

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder