İnsan Aşk´tan Neden Korkar ?

Bugün AŞK´ın iki sembolü Venüs ve Neptün birbirilerine el salladı. Venüs koşullu dünyevi sevgiyi ve aşkı anlatırken, Neptün dünyevi hırslardan arınmış ,koşulsuz en saf ve evrensel sevgiyi, aşkı anlatır. İnsan günlük hayatında koşullu dünyevi sevgiyi hisseder yani sevgisinin karşılığında bir beklentisi vardır. Peki koşulsuz, sınırsız ve ilahi sevgiyi, AŞK´ı nasıl hissedecek insan? Tabi ki AŞIK olarak…

Aşk duygusu bu dünyada sahip olduğumuz en büyük nimet ama hissetmeye izin vermediğimiz bir nimet. Ben burada iki kişinin aşkından bahsetsem de siz bunu işiniz, eşyanız, çocuğunuz, bitkiniz, kediniz, köpeğiniz, memleketiniz her şey için hissedin.

Aşık olan insanın dünyayla tüm bağlantısı kesiliyor. Yer ve gök bir oluyor, kendini cennette hissediyor, her gün yürüdüğü yol, gittiği yer, dertleri sorunları, ilişkileri ve duygusu bambaşka bir hal alıyor, dünya onun fethedebileceği bir yer haline geliyor.
Dış görünüşü, kalbinin atışı, vücudunun dengesi, hormonları herşeyi değişiyor. Aşk halinin insan üzerinde yarattığı fiziksel ve kimyasal etkinin büyüklüğüne bakın…Kelimelerin tarif edemeyeceği bu AŞK halini ise yalnızca yaşayan biliyor.
Bir insan sizin içinizde bastırdığınız en derinlere gömdüğünüz sevginizin bir anda serbest kalmasına sebep oluyor ve serbest kalan sevgi üzerinizde kuvvetli ve değiştirici bir etki meydana getiriyor. Herkesin sevgiden bahsettiği bir zamanda sevginin ne olduğunu ancak AŞK ile hissedip anlayacak duruma gelebiliyoruz. O yüzden AŞK insan için çok büyük bir nimet…

Gelin görün ki AŞK insanın en çok kaçtığı şey. Peki neden insan AŞK´tan kaçar veya aşık olunca o aşk hali uzun sürmez? Dünya sahnesi şeytanın krallığıdır, burası aklımızın yönetimindedir. Aşık olan insan değişmeye başlar. Artık aşık olmadan önceki kişi değildir o. Yaşadığını hissetmeye başlamıştır. Ancak aklımız devreye girdiği an o Aşk hali biter çünkü insan kendisini kaptırmaması gerektiğini düşünür çünkü Aşk ızdıraptır, Aşk değişimdir. İnsanın bir tarafı aşk isterken bir tarafı değişmemek ister ve türlü bahaneler kapıya dizilir. İşte bu insanın hissedeceği en büyük ızdıraptır. Aşk´ı davet eden insandır ,aklıyla düşünür davet eder ama davetiyle karşılaşınca yaşamaya izin vermeyen gene insanın aklıdır.

Aşk aklın baştan gittiği haldir, Aşk düşünülerek hissedilmez. İki seçeneğiniz var, Aşk duygusu ile aklınıza hükmedip yaşadığınızı bütün hücrelerinizde hisseder ve kendinize, dünyaya hakim olursunuz ya da aşkı hissetmeye izin vermeyen aklınızın yarattığı ızdırap ile yaşadığınızı hissetmez, hayatın içinde sizde diğerlerinin arasına karışıp gidersiniz…

Aşk tanrıya, içimizdeki güce ulaşmanın yoludur…Gücümüzden ,yapabileceklerimizden ve AŞK´tan korkmayalım…