İlkbahar döneminin son Ay tutulması 25 Mayıs sabah
saat 07:25´de 4 derece Yay-İkizler aksında meydana gelecek. Dolunay zamanı
sonlanma, bitiş, tamamlanma zamanıdır. Güneş kişiliği, aklı, sağlığı ve egoyu,
Ay ise bilinçaltını ve duyguları sembolize eder. Ay tutulmaları insanları
duygusal olarak içten en derinden etkiler ve bu sebeple duygusal düzeyde daha
sarsıcı etki yaratır.
İkizler burcundaki Güneş, Yay burcunda ilerleyen Ay
ile karşıtlık yapacak ve Dolunay Ay tutulması meydana gelecek. 25-26-27 Kasım
doğumlu Yay Burçları ile 24-25-26 Mayıs doğumlu İkizler burçları bu tutulmadan
etkilenecek ve yeni bir döneme giriş yapacaklar. Aynı zamanda 26-27-28 Ağustos
doğumlu Başaklar ile 23-24-25 Şubat doğumlu Balıklar değişen durumlar sebebiyle
huzursuz olacaklar. 4 derece Yay veya İkizler burcunda kişisel gezegeni
olanlarda bu tutulmadan etkilenecekler.
Yay burcu yeni şeyler keşfetmek, farklı deneyimler
yaşamak, büyümek, büyük ve derin düşünmek ve kendini özgürce ifade etmek
demektir. İkizler burcu ise iletişim kurmak, sosyal olmak, öğrenmek, zihinsel
yoğunluk, mantıklı yaklaşım, bilgiyi yaymak, olayların derinine inmeden günlük
hayatın pratikliğiyle ilgilenmek demektir.
Tutulma sırasında Neptün gezegeni hem Güneş´e hem de Ay´a sert bir bakış atacak. Neptün net olmayan, belirsiz olaylar, skandallar, yanılgılar hayal kırıklıklarını anlatır. Ama aynı zamanda ruhsal farkındalık, büyük yaratıcılık ve ilham demektir.
Yay burcunda yaşanacak olan Ay tutulması ile ortaya
çıkacak olan olaylar ve bilgiler bizi hem derinden etkileyecek hem de kafa
karışıklığı, hayal kırıklığı, yanılgı, ne yapacağımızı tam olarak bilememe,
yolumuzu net görememe hali ve duygusal karmaşa yaratacak. Üstelik iletişim,
haberleşme, hızlı bilgi akışı, dedikodular ve zihinsel hareketlilik sinir
sistemimizi oldukça yıpratacak. Bir tarafımız mantıklı ol derken diğer
tarafımız duygusal olacak. Ancak korkularımız ve otorite konumundaki kişiler
(yaşlılar, baba, patron vs ) üzerimizde oldukça baskı yaratacak.
Neyse ki bu tutulma aynı zamanda derinden ve kalıcı
bir bilinç sıçraması meydana getirecek ve inançlarımızı, düşünce biçimimizi
hatta yaşam felsefemizi olumlu yönde değiştirecek. Bu tutulma ile bizi
aklımızın içine hapseden, hareketsiz bırakan korkularımızın üzerine cesaret ve
özgüvenle gideceğiz. Kendimize olan inancımız yükselecek ve özgür bir zihin ve
geniş bakış açısı ile gelişip büyüyecek, yeni tecrübeler kazanacağız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder